1 Mart 2015 Pazar

3-5 Mart'taki İstanbul ICAM Konferansı Katliam Politikalarını Meşrulaştırma Çabasıdır

3-5 Mart İstanbul ICAM “Köpek Nüfusu Yönetimi Konferansı” 
Sokak Hayvanlarına Yönelik Tecrit, Katliam ve Rant Politikaları
için Meşruiyet Sağlama Çabasıdır.
  
5199 sayılı “Hayvanları Koruma Kanunu” yasa taslağıyla başlayan süreç, yıllardır sokaklarda gerek kurumsal gerekse bireysel şiddete uğrayan sokak hayvanlarının sokaklardan toplanması anlamına geliyor. İstanbul Kısırkaya’da inşaatı tamamlanmış olan, Pendik’te de yapımına yakın zamanda başlanacak olan büyük toplama kampları, bu sürecin nasıl işleyeceğini bizlere göstermeye başlamıştır.  Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu’nun, İstanbul, Kocaeli ve Trabzon’un bu hayvan yok etme politikalarının “pilot şehirleri” olacağına dair sözleri ve son olarak ikincisi, 3-5 Mart’ta İstanbul’da Grand Cevahir Otel’de yapılacak ICAM (Uluslararası Refakatçi Hayvan Yönetimi) “Uluslararası Köpek Nüfusu Yönetimi Konferansı” da sokak hayvanlarına yönelik yapılması planlanan tecrit ve katliam politikalarının, hayvanlar üzerinden sağlanacak rantın birer göstergesi ve aracı olmuştur. Türkiye’nin ulusal mevzuatında yapılan değişikliklerle, hayvanların, deneylerde ve diğer sektörlerde denek ve “ham madde” olarak kullanımının önünün açılması ile Türkiye’deki sokak hayvanlarının, kapitalist küreselleşmenin de etkisi ile “açık pazarda bir meta” haline gelmesinden endişeliyiz!


ICAM kimdir?

ICAM, çeşitli hayvan refahı ve kontrolü derneklerinin oluşturduğu, özellikle sokak hayvanlarının nüfusunun “kontrol” altına alınması gerekliliği yönünde çalışmalar yapan İngiltere merkezli bir gruptur.

İlk “Köpek Nüfusu Yönetimi Konferansı”, geçtiğimiz yıl İngiltere’de düzenlendi, ikincisi ise 3-5 Mart 2015 tarihlerinde İstanbul’da yapılacak. Hayvan özgürlüğü savunucuları tarafından büyük tepkilerle karşılanan 5199 sayılı Hayvan Koruma Kanunu Tasarısı’nın görüşüldüğü ve yerel/merkezi yönetimlerin sokak hayvanlarına yapılacak büyük “temizleme” operasyonlarına, binlerce hayvanın tecrit ve katledileceği büyük toplama kampları inşa ederek hazırlanan Türkiye’de ikinci konferansın yapılıyor olması bir tesadüf değildir.

ICAM, türcü ve ayrımcı bir topluluktur. Sokakta yaşayan hayvanlar, “değerli” ya da “başıboş” olarak sınıflandırılmakta, “piyasa değeri olan” özel cins köpeklere farklı muameleler yapılmasını savunmaktadır.

ICAM’ın Sponsorları Kim?

Bu konferansın sponsorlarından biri olan MDC Exports Ltd. adlı şirket, sokak hayvanlarının yakalanması için gereken kanca, tuzak, eldiven, kafes gibi pek çok ürünü üretip pazarlayan uluslararası bir şirkettir. Diğer sponsor The Michelson Prize & Grants ise, kedi ve köpeklerin cerrahî olmayan yöntemlerle kısırlaştırılmasına dair araştırmalara fon sağlamaktadır. Açıkça görülebildiği üzere, hayvanların insanmerkezci menfaatler için “tedavi edilmeleri”, hapsedilmeleri ve katledilmeleri üzerinden para kazanan şirketler için, bu konferans bilimsel meşruiyet zemini sağlama çabasıdır.

ICAM’a Göre Sokak Hayvanları Açlıktan Ölmeye Mahkûm Edilmeli!

Sokak hayvanlarının ulaşabileceği gıda imkanları, ICAM’a göre yok edilmeli, yani hayvanlar açlığa mahkûm edilmelidir. Hükûmetler ve STK’lar için bu konuda önerilen bazı önlemler: halka açık alanlarda çöplerin azaltılması, çöp merkezlerinin çitle çevrilmesi,  hayvanların erişememesi için çöp konteynerlerinin kilitlenmesi, geri dönüşüm işçilerinie engel olunması ve gönüllü olarak hayvanları besleyen insanların caydırılması.

ICAM, Sokak Hayvanların Yönelik Katliamı Teşvik Etmektedir!

Ötanazinin serbest bırakılması talep edilmekte ve bu işlemin sadece hasta hayvanlar için değil, yuvalandırılamayan hayvanlar için de genişletilmesi önerilmektedir. Özetle, insanlara “evcil hayvan” olmayacak tüm sokak hayvanlarının katline ferman çıkarılmaktadır.

ICAM raporunda, özellikle Türkiye'nin doğusunda sokak hayvanlarının refahının sürdürülebilir olarak sağlanmasının mümkün olmayacağı tespiti ile bu illerde ötenazinin kaçınılmaz olduğunu belirtilmektedir.

“Ötanazi”nin terminolojik olarak, hayvanlar için kullanılması mümkün değil iken, ICAM, sadece hasta hayvanların değil, yuvalandırılamayan veya tesislerin çeşitli teknik ve imkân yetersizlikleri neden gösterilerek bakılamayan hayvanların da öldürülmesi gerektiğini savunmaktadır.

ICAM, Hayvan Düşmanlığını Halka Yaymaya Çalışmaktadır!

Okul çağındaki çocuklardan başlayarak “eğitim” programları tanımlanmakta, bu eğitimlerde de çocuklar pazarlanan kedi ve köpek türlerinin satın almaya teşvik edilmekte, sokak hayvanları ise kaçınılması gereken ve hastalık yayan bir tehlike olarak addedilmektedir.

NOT: ICAM’dan Türkiye’deki STK’lara Davet Yapılmamıştır!
Uluslararası konferansa katılım ücreti olarak 285 £ (yaklaşık olarak 1100 TL) talep edilmektedir, konferansa ücretsiz olarak katılmak mümkün değildir. Böylelikle konferansa, Türkiye’den hayvan hakları STK’larının gözlemci olarak katılımı da engellenmiştir.