15 Mayıs 2011 Pazar

Siyanüre Tepkiler Büyüyor


Kütahya’da geçtiğimiz Cumartesi günü Gümüş köy yakınlarındaki Eti Gümüş A.Ş’ye ait atık siyanürle dolu barajda meydana gelen göçüğün ardından çevre köylerde başlayan tepkiye bazı sendika ve üniversite öğrencileri de destek verdi.

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Kütahya Temsilciliği ile bir grup Kütahyalı Cumhuriyet Caddesi Sevgi yolundan Küçük park önüne kadar yürüyüş yaptı. Yürüyüşün ardından açıklama yapan SES Kütahya Temsilcisi Mustafa Yılmaz, çevre kirliliği, doğanın tahrip edilmesi, havanın kirletilmesi gibi halk sağlığı sorunlarına yol açan tüm uygulamalara karşı olduklarını ifade etti.

Eti Gümüş A.Ş’ye ait atık havuzların, yakın yerleşim bölgesindeki halkın gerekli tedbirleri alınıncaya kadar güvenli yerlere tahliye edilmesi gerektiğini söyleyen Yılmaz şöyle konuştu: “İlgili tesis derhal kapatılmalı ve bir daha üretim yapmamalıdır. Siyanürlü atık suyun yıkıma uğrayan havuzdan diğer havuzlara aktarılması sırasında mutlaka kimyasal arıtımdan geçirilmesi gerekmektedir. Çünkü üstü açık havuzda hava sıcaklığı ile birlikte buharlaşma yaşanıp hava kalitesi bozulacaktır.”

BARODAN SUÇ DUYURUSU

İzmir Barosu, Kütahya-Tavşanlı’da bulunan Etigümüş AŞ işletmesindeki tehlikeli ve zehirli atık içeren havuzlarda meydana gelen set yıkılması ile ilgili olarak suç duyurusunda bulundu. Baro, yapılacak bilirkişi incelemesine göre, meydana gelen çevre suçları ve zincirleme suçları işleyenler hakkında soruşturma ve kovuşturma açılmasını talep etti. Kütahya Cumhuriyet Başsavcılığına yapılan suç duyurusunda, Eti Gümüş AŞ. Yönetim Kurulu Üyeleri ve yetkili müdürleri, işletmeyi denetlemekle görevli Kütahya Valisi, Tavşanlı Kaymakamı ve diğer kamu görevlileri ile Çevre ve Orman Bakanlığı yetkilileri hakkında, TCK’nın, “Çevrenin taksirle kirlenmesi”, “Genel güvenliğin tehlikeye sokulması”, “Görevi kötüye kullanma”, “Kamu görevlisinin suçu bildirmemesi” maddeleri ile ilgili soruşturma ve kovuşturma yapılması istenildi. Suç duyurusunda, üniversitelerin ilgili bölümlerinden bilirkişilerin ivedilikle görevlendirilmesi gerektiği ifade edildi.

GERÇEK YÜZLERİ AÇIĞA ÇIKTI

Emek Partisi (EMEP) Genel Merkezi tarafından yapılan açıklamada da her geçen gün tehlike boyutu artan bu gelişmeye kulak tıkayanların bunun hesabını vereceği belirtildi. Doğayı ve halkın sağlığını hiçe sayanların yüzünün bir kez daha açığa çıktığına dikkat çekilen açıklamada, önceden yapılan uyarılara rağmen hiçbir şey yokmuş gibi üretime devam eden firmayı uyarmayan Çevre ve Orman Bakanlığı ile Kütahya Valiliği’nin de en az firma kadar suça ortak oldukları belirtildi. “Ülkemizin dört bir yanında bu tip felaketlerin olması her an mümkündür. Kazdağı’nda, Ege’de, Niğde’de, Erzincan’da, Gümüşhane’deArtvin’de altın, gümüş vb. maden sahalarının açılmasını sağlamak için yalanla dolanla, çıkarılan yasa ve yönetmeliklerleülkemizi tam bir cehenneme çeviren AKP Hükümeti, sebebi oldukları felaketleri yok sayarak halktan oy istemeyi sürdürüyor” denilen açıklamada, siyanürle maden ayrıştırılmasının yasaklanması istendi.

ÇÖKEN ÇEVRE POLİTİKALARI

Kimya Mühendisleri Odası, Gümüşköy’de çökenin uygulanan çevre politikaları olduğunu belirtti. Açıklamada, “Yaşanan olay, yaşam alanlarının kontrolsüz biçimde sermayenin işletme alanı haline getirilmesinin, kâr uğruna canlı yaşamının tehlikeye atılmasının en çarpıcı örneğidir” denildi. Bu tür çökmelerin dünyada ve Türkiye’de de ne ilk ne de son olduğu belirtilen açıklamada, Bergama Ovacık Altın madeni işletmesinde de bu atık depolama tesisinden iki tane bulunduğu ve bölgeyi tehdit ettiği kaydedildi.

“Önceki hükümetler gibi AKP hükümetinin uyguladığı çevre politikaları da sağlıklı çevrede yaşama hakkını ve canlı yaşamını tehdit altında bırakmaktadır” denilen açıklamada, çevre düşmanı madencilik politikalarından vazgeçilmesi gerektiği ifade edildi. Açıklamada, sorumlular hakkında “çevrenin kasten kirletilmesi ve görevi ihmal” sebepleriyle soruşturma başlatılması talep edildi.

Kaynak: Evrensel