22 Aralık 2010 Çarşamba

Kadınlar Güvencesiz Çalışmaya Karşı Yürüdü

İmece Güvencesiz ve Esnek Çalışan Kadınlarla Dayanışma Derneği, Gültekiye Özmen'in çalıştığı evde camdan düşerek yaşamını yitirmesini protesto etti. Kadınlar Özmen'İn iş cinayetine kurban gitmesine sendikaların da sessiz kalmasını da eleştirdiler.


Güvencesiz bir şekilde ev işçisi (gündelikçi) olarak çalışan Gültekiye Özmen 15 Aralık'ta Kadıköy Suadiye'de 10 yıldır çalıştığı evin mutfak penceresini silerken düşmemek için tutunduğu pencere ile birlikte yaklaşık 10 metre yükseklikten beton zemine düşerek yaşamını kaybetmişti. Özmen'in ölümüne neden olan güvencesiz çalışma koşullarını protesto etmek için İmece Güvencesiz ve Esnek Çalışan Kadınlarla Dayanışma Derneği üyeleri, yaşamını yitirdiği yerde bir araya gelerek, karanfil bıraktı. Eyleme İmece Kadın Dayanışma Derneği ve Ev-Ek-Sen de destek verdi. Eylem sırasında aynı apartmanda oturan 2 kadın eylemcilerin yanına gelerek "Pencere sağlamdı, gündelikçi kadının ayağı kayınca pencereye tutunmak istemiş ve ağırlığı yüzünden aşağı düşmüş" diyerek pencerede kusur olmadığını iddia etti. "Biz de çok üzüldük bizim de kadınımız var" diyen işveren kadınlar eyleme katılmayarak eylem yerinden uzaklaştı.

BAĞDAT CADDESİ'NDE YÜRÜDÜLER

"Gültekiye Özmen mücadelemizde yaşayacak" yazılı döviz açan kadınlar, ardından Bağdat Caddesi'ni trafiğe kapatarak bir süre esnek çalışma koşullarını protesto eden sloganlar attı. Ardından basın açıklamasını okuyan Tülay Korkutan, kayıt dışı esnek çalışma koşullarının kadınları öldürdüğüne dikkat çekti. Korkutan, "Özmen iş yerinde hangi şartlarda emek gücünü satıyordu bu ülkenin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı'nın umurunda değildi. İş yerinde can güvenliğini sağlamak için iş güvenliği kurallarına uyulup uyulmaması iş müfettişlerinin, sosyal güvenlik görevlilerinin umurunda değildi. Çünkü onlar Gültekiye'lerin varlığından habersizmiş gibi davranıyor ve çalışma şartlarına dair koşullardan da kendilerini sorumlu görmüyorlar" dedi.

SENDİKALARIN SESSİZLİĞİNE ELEŞTİRİ

Ev işçilerinin, gündelikçi kadınların sayılarının binlerce onbinlerce olduğunu söyleyen Korkutan, gittikçe vahşileşen kapitalist sistem tarafından ev işçilerinin yoksul, eğitimsiz ve mesleksiz bırakıldıklarını üstelik bütün bunların sorumlusu olarak da kendilerinin gösterildiğini vurgulayarak, mesleki standartlar ve hakları bulunmayan gündelikçi kadınların, ev işçilerinin iş yerlerinde her türlü riski göğüslemek, insanlık dışı şartları kabullenmek zorunda kaldıklarını belirtti. Özel istihdam bürolarının kendilerine çözüm gibi sunulduğunu kaydeden Korkutan; özel istihdam bürolarının köle ticareti yaptığını, iş güvenliği ve sosyal hakların bulunmadığına dikkat çekerek "bizler bu gün buradayız çünkü ev işçilerinin, gündelikçi kadınların haklarının verilmesini, işçi olarak kabul edilmesini, ev hizmetlerinin hiç bir şarta bağlı kalmaksızın iş yasası kapsamına alınmasını, iş güvenliğimizin sağlanmasını istiyoruz" diye konuştu. Gültekiye Özmen'İn iş cinayetine kurban gitmesine sendikaların da sessiz kalmasını eleştiren Korkutan "Demek ki sendikalar da ev işçilerini işçi gibi görmüyor" şeklinde konuştu.

Korkutan, "Bizler bu gün buradayız. Çünkü Gültekiye Özmen'in duyulmayan sesi olmak istiyoruz. Bu gün burada bulunan ev işçisi, gündelikçi arkadaşlarımız da aynı risklerle burun buruna çalışıyor, aynı görünmezlikle karşı karşıya bulunuyor. Gültekiye Özmen'in ölümünden en başta Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı sorumludur. Daha ne kadar öleceğiz. Kaç iş cinayeti sizi harekete geçirir? Ev işçileri, gündelikçi kadınlar ne zaman insanca çalışma koşullarına kavuşacak?" diye sordu.

Kaynak: haberlink