1 Nisan 2010 Perşembe

Deniz kaplumbağalarına görülmemiş işkence


Biri ya da birileri Hatay’da 3 deniz kaplumbağasını naylon iple kafalarından birbirine bağladı. Birbirlerinden kurtulmak için çırpınan kaplumbağalar suyun dibine batarak öldüler. Bu inanılmaz vahşeti görenler ise gözlerine inanamadı.


Hatay'ın İskenderun Körfezi'nde boyunlarından birbirlerine naylon iple bağlanarak işkenceyle öldürülen 3 yavru deniz kaplumbağası karaya vurmuş halde bulundu.

Mustafa Kemal Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cemal Turan, bir ihbar üzerine İskenderun Körfezi’nde işkence edilerek öldürülmüş 3 yavru deniz kaplumbağası bulduklarını söyledi. Yavru deniz kaplumbağalarının kendini bilmez bazı kişiler tarafından naylon iple boyunlarından birbirlerine bağlanıp denize bırakıldığını belirten Prof. Dr. Turan, “Hayvanlar, birbirlerinden kurtulmak için çırpınırken suyun dibine batmışlar orada da boğularak ölmüştür. Sonra da karaya vurmuşlar” dedi.

Kaplumbağa ve fok balıklarının nesillerini sürdürmek için İskenderun Körfezi’ne geldiğini kaydeden Prof. Dr. Turan, “Ancak birçok kötü muameleye maruz kalıyorlar. Bazıları balıkçıların oltalarındaki yemleri almak için takılıyorlar. Balıkçılar, olta çekildiğinde kaplumbağa veya fokla karşılaştığında korkudan veya sinirinden başına çekiç veya benzeri aletle vurarak öldürüyorlar. Balıkçıların ağlarına takılanlar da ölüyor. Ayrıca deniz ticareti yoğun olduğu için gemilerin pervanelerine de takılıp ölenler oluyor. Ben balıkçıların biraz daha duyarlı olmasını istiyorum. Nesli tehlikede olan canlılar. Bunlar ileriki yıllarda göremeyeceğiz. Kaplumbağa ölüm vakaları çok alıyoruz. Bir hafta içerisinde ölü kaplumbağalar ve yunus balığı ile karşılaştık. Deniz ile iştigal eden herkesin korumacı bir yaklaşım ile yaklaşmalı, bu canlılar kesinlikle tehlikeli zararlı canlılar değildir. Bunlarda geleceğe bırakacağımız doğal miraslarımızdır” diye konuştu.

"BU DURUM GÜÇLÜNÜN GÜÇSÜZE OLAN EZİYETİ"

Psikolog Ayşe Kayhan:

"Böyle bir olayın altında biyolojik ve psikolojik sorunlar yatar. Bu olaydaki vakayı görmeden tam olarak bir şey söyleyemesem ama patolojik bir rahatsızlıktır.

Ama genel olarak bakıldığında toplumsal bir şiddet bizim toplumumuzda var. özellikle kendinden güçsüze ilk önce hayvana sonra çocuğa ve kadına gösterilen şiddet var. bunların temelinde toplumsal kültür yatıyor.

Güçlünün güçsüze olan eziyeti."

DOĞAL HAYATI KORUMA VAKFI'NDAN VAHŞETE TEPKİ

Hatay'da deniz kaplumbağalarına yapılan inanılmaz işkenceye Doğal Hayatı Koruma Vakfı'ndan (WWF) tepki geldi.

Doğal Hayatı Koruma Vakfı Türkiye Genel Müdürü Tolga Baştak “Göz bebeğimiz gibi korumaya çalıştığımız, türünün azalmasının önüne geçmek ve korumak için büyük bir mücadele verdiğimiz, yaşadığımız coğrafyanın zenginliği, Akdeniz’deki kıyılarımızın ve kumsallarımızın sembolü olan deniz kaplumbağalarının Hatay’da katledilmesini çok büyük bir üzüntüyle karşılıyoruz. Nesli dünya çapında tehlike altında olan ve yasalarla korunan deniz kaplumbağalarının yaşamını sürdürmesine yönelik yaklaşık 20 yıldır süren mücadelemizin Türkiye’de doğa korumanın simgesine dönüştüğüne ve pek çok kişinin bu konudaki çalışmalarımıza etkin biçimde katıldığına tanık oluyoruz. Buna karşın, doğal yaşama saygı duyulmadığını görmek hayal kırıklığı yaratıyor. Yaz aylarında Akdeniz’deki yuvalama kumsallarında yaptığımız çalışmalarla, yumurtadan çıkan binlerce deniz kaplumbağasının denize ulaşmasını sağladık. Bu tür olayların tekrarlanmaması için herkesin gereken duyarlılığı göstermesini bekliyoruz” dedi.

Mayıs ayı ortası itibarıyla Akdeniz kıyılarımızdaki yuvalama kumsallarına yumurta bırakmaya başlayacak olan deniz kaplumbağalarının korunması için bu alanları kullanan bireylerin de tedbirli ve sorumlu davranması gerekmektedir. WWF-Türkiye Genel Müdürü Tolga Baştak, türün yaşamını sürdürebilmesi için yuvalama kumsalları, beslenme ve kışlama alanları başta olmak üzere yaşam alanlarındaki insan kaynaklı tehditlerin en aza indirilmesi gerektiğini vurguladı.

Kaynak: Hürriyet / DHA